Kelime ki, İncil'e göre ilk yaratılan, Tora'da ilk altı günde yaratılanlara ad olan, Kur'an'a göre, «kün»le olanları adı kalem olan bir ney'den yazan, açan, kapatan, dağıtan, toplayan, uzak kılan, yakın kılan, özetleyen, yayan…
Kelime ki, nefesin ses, sesin söz olup vücuttan yarılışıyla gerçekleşen bir varoluştan; kalemin yüreğinden akıla, akılan dile akan; döküldüğü dilden koptuğu anda yine yarılan, tekrarlandıkca kendi içinde tekrar yarılan; her yeni yarılışta yokluğa daha çok katılan…
Kıyamet ki kelimelerin tekrar toplanışından; kovanına dönen arılar misali yarılmışın kendi cevherine, parçanın bütününe Sur-u İsrafil ile koşuşundan.
Kelime ki, Adem'in bildiği değil, ona bildirilen… Ona bildirilenden bir miktar biliştir Adem'in kimi kızlarına ve oğullarına bir nasip, bir kısmet olarak sunulan; Hafız'ın bir saraçtan, Mevlana'nın bir manavdan, Yunus'un bir dervişten daha fazla kelimeye yazgılanışı bundan.
Kelime ki, Allah'ındır, O'nu söyleyiş, O'na söyleniş, O'na yöneliş, O'na İsa oluştan.